Elwnyx, zindana inen soğuk merdivenlerin başında bir an duraksadı. Boynuna bağcıklarından asmış olduğu ayakkabılar hafifçe sallandı ve kucağında tuttuğu iksir malzemerini daha rahat tutabilmek için düzeltirken kazanının içindeki iksir şişeleri uğursuz bir şekilde birbirine çarparak şıngırdadı. Şıngırdama sesinin ardından kızın yüzü ekşidi ve yavaşça gözlerini kapadı. Etrafını dinleyip kendisine seslenen birini ya da yaklaşan ayak seslerini duymamanın rahatlığıyla gülümsemesi yüzünde yayıldı. Gecenin bir yarısı boş olan zindandaki sınıflardan birine girip arkasından kapıyı kapattı. Kapının hemen arka kısmına karanlıkta çömelerek eşyaları bıraktı. Siyah cüppesinin iç cebinden asasını çıkarttı ve "lumos" kelimesi dudaklarından döküldü. Asasının ışığı odayı hafifçe aydınlattığında eşyaların yanında gri kedinin gözleri parladı.
" Aman be sen de mi geldin peşinden."
Eğilip kazanın içinden ufak bir şamdan ve mumunu çıkarttı. Muggle işi kibritiyle mumu yakıp kazanın yanına koydu. Mumun alevini koklamaya çalışan kediyi bıyıkları yanmasın diye hafifçe yana doğru iteledi.
"Nox."
Asasındaki ışık eriyip yok olurken tekrar asasını cüppesinin iç cebine kaldırdı. Kazanın yanına yere oturup ayakkabılarını da giydikten sonra kendisine sev beni anlamında kafa atan kedinin kulaklarının arkasını kaşıdı. Gri kedinin kadifemsi tüylerini sevmek tekrar gülümsemesini sağlamıştı. Kazanının içinden önceden hazırlamış olduğu bir takım iksir şişelerini de çıkarttı ve üzerlerinde kendi yapıştırdığı etiketleri okuyarak bir sıraya koydu. Kazanı yakmak için kullanacağı düzeni hazırlayıp orta boy kazanını üzerine oturttu.
"Sanırım her şey hazır."
Aniden unutmuş olduğu iksir tarifini yazan kitap aklına geldi ve şiddetli bir şekilde elini kafasına vurdu.
"Hay bin lanet.."
Bir süre kendi kendini küfredip hatırladığı kadar iksirini hazırlamaya başladı. Gri kedi etrafı keşfetmek için uzaklaşırken mum ışığının yetişemeyeceği yerlerde gözden kayboldu. Elwnyx şişelerin üzerine doğru eğildiğinde önüne gelen siyah saçlarını elinin tersiyle arkaya doğru attı. Önce huni şeklinde olan yeşil sıvısının olduğu şişesini eline aldı. Şişeyi hafifçe çevirerek içindeki sıvının kıvamını kontrol etti. Yeşil sıvı oldukça yoğun, balçık gibi bir kıvamdaydı. Şişenin tıpasını açıp kokladı. Kokladığı şeyin kokusundan burnunu büzüştürdü ve şişenin tamamını kazana boşalttı. Kazanın altını kısık ateşte açıp bir kaç saniye karıştırdı ve diğer malzemelerini sırasıyla en azından kendi hatırladığı sırasıyla ekleyip karıştırmaya devam etti. Kazana son malzemesinide koyduğunda mor bir sis bulutu kazanın çevresini kaplamaya başlamıştı. Bir şeylerin yanlış gittiğini anlayan Elwnyx oturduğu yerden kalkıp bir adım geri gitti. Ancak sis bulutu kız gerilediğinde yok olmuştu ve kazanın içinde koyu mor karışım fokurdayarak kaynamaya devam ediyordu. Kız hemen kazanın altını kapattı. Kepçesiyle boş şişesine karışımı doldurdu.
"Pisi pisi pisi pisi."
diye hızlı ve keskin bir şekilde kedisini çağırdı. Gri kedi karanlığın içinden hızla çıkıp kızın ayaklarının dibine geldi. Kız kedisini severken hazırladığı iksirin soğumasını bekliyordu.
"Sence oldu mu?"
Kediye yöneltilmiş bu soru, sadece kedinin daha yüksek şekilde mrrlamasını sağlamıştı. Elwnyx bir süre daha kedisini sevmeye devam ettikten sonra kucağına çıkan kediyi yavaşça yana bıraktı. Mor şişeye parmağıyla dokundu. Parmağının yanmaması üzerine şişeyi eline aldı. Şişenin içindeki karışımın rengini mum ışığına yaklaştırarak inceledi.Mor karışım hafif hafif kendiliğinden parlamaktaydı. Gördüklerinden memnun olan kız, dudaklarını yalayıp iksir şişesini ağzına götürdü ve tek seferde kafasına dikip bitirdi.Önce hafif bir şekilde boğzanıdaki yanma hissini gidermek için öksürdü. Daha sonra engellenemez bir şekilde neredeyse kusacak gibi şiddetli bir şekilde öksürmeye başladı. Oturduğu yerden tekrar ayağa kalktığında başı iyice dönüyordu. Öksürük sesi yüzünden panikleyen kedi kızdan uzaklaştı.
"Öhö öhö, Bu sefere sahiden sı..."
Küfrünü tamamlayamadan yere gümbürtüyle yığıldı. Bir süre kığırtısız yatan kızın yanına gri kedi geri döndü. Kedi kızın kafasını koklarken kızın siyah saçları, köklerinden itibaren mora dönüşmeye başladı. Aradan bir kaç saat geçtiğinde buz mavisi gözlerini hafifçe aralayabildi. Ancak baş dönmesi devam ediyordu. "Elbet biri beni bulacak ve çok pis ceza alıcam." diye düşünerek gözlerini tekrar kapayıp uykuya teslim oldu.